Sohbet Girişi
Kategoriler
Mars (Merih) gezegeni, insanların hayalini en çok dolduran, kurgu-bilim yazarlarının başlıca ilham kaynağı olan, üzerinde canlıların olabileceği ihtimali düşünülen, bir gezegendir. Daha doğrusu 1976’ya kadar bu umudu taşıyan bir gezegendi. Fakat Amerikalıların fırlattığı Viking-1 uzay aracı 21 temmuz 1976’da bu gezegene gidip bilgi ve resim gönderince, Mars hakkındaki düşünce ve tahminler değişti. Astronomlar Mars’ta elbette insan bulmayı, hatta hayvan,bitki bulmayı ümit etmiyorlardı. Ama, tek hücreli organizmaların bulunma ihtimalini düşünüyorlardı. Önce Amerikalıların 1971 Kasım ayında mars yörüngesine soktukları Mariner-9’un sonra, 1976 da bu gezegene indirdikleri Viking-1 ve Viking-2’nin daha sonra da Rusların fırlattığı Mars-3’ün gönderdikleri bilgiler, Mars gezegeninin dünyalılara iyice tanıtmış oluyordu.
Mars büyük bir kızıl çöl gibidir. Ama dümdüz değildir. Genel olarak meteor yağmurlarına tutulmuş gibi taşlarla doludur. Bazı bölgelerinde sönmüş çok büyük volkanlar vardır. Bunlardan bazıları Everest dağından daha yüksek. Bazı bölgelerinde de çok büyük çukurlar oluşmuştur. En büyük çukurun genişliği 70 km. metre derinliği ise 6 km. dir. Yani Alp dağlarını oluğu gibi içine alacak kadar büyük bir çukur. Burada nehir yataklarına da rastlanmıştır ama suya rastlanmamıştır. Herhalde içeriden çıkan sular buhar olup uçmuştu. bununla beraber, tıpkı Dünya’nın kutupları gibi, Mars’ın kutuplarının da buzla kaplı. Fakat bu buz tabakaları çok ince ancak, Mars kışının çok soğuk aylarında görülebiliyor. Gezegenin kupkuru bir atmosferi var. Atmosfer basıncı, Dünya atmosfer basıncından 100 kat defa daha zayıf. Venüs‘ün atmosferi gibi o da teneffüs edilemeyen gaz karbonikten oluşuyor. Gezegene inen Viking-1 ve Viking-2’nin tespitlerine göre, burada yaz aylarında ısı sıfırın altında 85 derece yine sıfırın altında 30 derece olarak değişmektedir. yüzeyde ısı ortalaması eksi elli derecedir. Bilim adamları bu şartlarda bakterilerin yaşayabileceğini iddia etmektedirler. Mars toprağında bol miktarda oksitlenmiş demir vardır. Toprağın kırmızı rengi bundan ileri gelir. Dünya’dan daha küçük olan Mars’ın demir bir çekirdeği vardır. Şiddetli iç ısı mantoyu eritir ve volkan faaliyetlerine yol açar.
Dünyanın yarısı kadar olan Mars’ın, küçücük iki uydusu vardır. Bunların ikisi de 1987 de keşfedildi. Phobos (Fobos9 adlı uydusunun çapı 22,5 km. mars’a uzaklığı 8.350 km. ve onun çevresindeki dönüşünü 7 saat 39 dakikada tamamlamaktadır. Deimos adlı uydusunun çapı ise 12,5 km. den ibaret Mars’a 23.500 km uzaklıkta dönüyor ve bu dönüşünü 30 saat 18 dakikada tamamlıyor. Phobos’un hareketleri kolayca gözlenmektedir. Batıdan doğup Doğudan batan bu uydu, 7 saat 39 dakika gibi kısa bir süre içinde, yeniden dolunaya kadar bütün sahfaları (evreleri) gösterir. Küçük uydu Deimos ise gezegene daha uzakta ve daha yavaş döndüğü için hiç batmadan gökte üç gün boyunca kalmaktadır. Bu süre içinde oda yeni aydan dolunaya kadar bütün evrelerini geçer. Dünyanın yarısı kadar olan Mars’ın çapı 6787 km. dir. Kendi ekseni etrafındaki dönüşünü 25 derece eğik olarak, 24 saat 37 dakika 30 saniye de tamamlamaktadır. Güneş‘in etrafındaki dönüşünü 687 günde tamamlamaktadır. Orada da 4 mevsim vardır. fakat mevsimleri Düntyadaki mevsimlere göre bir kat daha fazla. Gece ve gündüz süresi ise aşağı yukarı Dünyamızdaki kadardır. Mars Güneş’e 227, 9 milyon km. uzaklıkta olduğu için, dünyamıza göre daha az ışık ve ısı almaktadır.
Yazar: kaRnaK
Görüntüleme: 313 defa
Kategori: Bilim ve Teknoloji, Genel, Uzay
Yayınlanma Tarihi: 11 Şubat 2014
Kategoriler