Sohbet Girişi
Kategoriler
Kuştimur nahiyesi adını burada sakin olan Türkmen boyundan almıştır. Kuştimur boyu, asıl Tarsus yöresinde yaşayan boylardan birisidir. Bu boyun kışlağı Berdan (Tarsus) nehri ile Seyhan nehri arasındaki ovadır. Bu gün de burası “Kuş-Temur Ovası” adını taşımaktadır. II. Beyazıd devrinde, bu boydan bir kol Konya ovasına inerek orada yurt tutmuştur. Kuştimur boyunun adını, tarihi kayıtlarda adı geçen Kuştimur El Türkmani’nin isminden mi, yoksa başka bir beyin adından mı, aldığı bilinmiyor. Ancak, bu isim bu boyun boy beylerinden birine ait olduğu muhakkaktır.
Tarsus ve çevresinin, Memluklar tarafından, Ermenilerin elinden kesin olarak alınmasından bir kaç sene (5-7) sonrasına ait bir belge, bu boya mensup olan Kuştimur Beyzade Abdullah Bey ile kardeşleri Şeyh İbrahim ve Abdulhadi Beylerin adları geçmektedir. 782/1380 yılına ait bu belgeden anlaşıldığına göre, Kuştimurlular bu bölgeye çok önceden gelerek yerleşmeye başlamışlardı.
925/1519 tahririnde Tarsus havalisinde meskun boylardan birisi olarak adı geçmektedir. Zamanla bir nahiye itibar edilmiştir. Bu aileye tabi 44 cemaat vardır. Aynı tahrirde bu aileden İlyas Beg b Ali Beg b. Kuştimur ve Mehmed Çelebi b. Ali Bey b. Kuştimur adlı iki kişinin adı geçmektedir. Ayrıca, bu boya tabi Abdaloğulları cemeatinden Hasan b. Abdal Ahmed ile Mustafa Faki b. Hasan İmam’ın ulemadan ve salih kişilerden olmaları nedeniyle avarız-ı divaniye vergisinden muaf tutuldukları bildirilmektedir.
İlk devirlerde de önemli bir merkez olan Kuştimur’un 1519 tahriri esnasında kendisinden bir boy beyliği olarak bahsedilmektedir ve kendisine bağlı cemaatlerden adet-i mirahuriye vergisi alındığı görülmektedir. Aynı tahrirde belirlenen kanunnameye binaen , buradaki görevlilerden de kale hizmetlerinde kullanılmalarına karşılık olarak hane vergisi ve tütün vergisi alınmıyordu. Sadece yılda bir defa cizye (baş) vergisi alınıyordu. Buraların Bac vergisi padişah hassı olarak kaydedilmiştir.
Kuştimur köyü, Kanuni’den itibaren idari taksimat içinde nahiye olarak yerini almıştır.
Bundan sonra da önemini devam ettirdiği anlaşılıyor. Ancak, Tanzimat’dan sonra eski önemini yitirmiştir. Hatta, bu devrede önem kazanan Gülek ve Tekeli nahiyelerinin ikisi beraber bir nahiye müdürü tarafından idare edildiği halde, Kuştimur’un Tarsus merkezinden idare edildiği görülmektedir.
Bu ailenin neslinin bu gün de hala devam ettiği bildirilmektedir.
Kaynak: Tarsus Tarihi ve Eshab-ı Kehf isimli kitaptan alıntı yapılmıştır.
Yazar: Prof. Dr. Ahmed Akgündüz.
İstanbul 1993- Tarsus Ticaret ve Sanayii Odası
Yazar: HAKANIM
Görüntüleme: 474 defa
Kategori: Mersin Tarsus Bilgileri, Tarih
Yayınlanma Tarihi: 06 Eylül 2014
Kategoriler