Abdullah Cevdet kimdir

abdullah-cevdetAbdullah Cevdet, Türk hekimi, yazarı,  düşünce ve siyaset adamı [Arapkir 1869-İstanbul 1932]. Tabur imamı Elhac Ömer Efendi’nin oğlu olan Abdullah Cevdet, İstanbul Kuleli Askeri İdadisi’ni,  Askeri Tıbbiye’yi [1894]  bitirdi.  Gülhane Hastanesi’ne atandı.  Abdulhamit’e karşı siyasal eylemde bulunmak suçuyla  tutuklanıp, Trablus  Merkez Hastanesi hekimliğine sürülünce,  Avrupa’ya kaçtı [1897]. Cenevre’de Jön Türkler’e  katılarak Osmanlı gazetesini çıkardı; istibdadı eleştiren  yazılar yazdı.  Bir yandan da padişaha jön Türkler’le ilgili jurnaller  gönderdiği için, Viyana  elçiliği hekimliğine getirildi [1900].  Büyük elçi Mahmut Nedim Bey’i tokatlayınca görevinden alındı ve yeniden Abdülhamit’e karşı  yayına başladı.[1903].  Cenevre’ye geçerek içtihad basım evini kurdu; İçtihad dergisini çıkardı [1 Eylül 1904]  ve  “Kütüphane-i İçtihad” adıyla kitaplar yayınlamaya başladı. İsviçre’den sınır dışı edilince basımevini Kahire’ye taşıdı [1905]. Meşrutiyet’ten sonra İstanbul’a döndü [1911]. Dozy’nin Tarih-i İslamiyet adıyla çevirdiği yapıtına [Essai Sur l”Histoire de l”İslamisme] yazdığı  önsöz tepkiyle karşılandı ve kitap yasaklandı. Balkan Savaşı sırasında yeniden tutuklandı; dergisi de bir kaç kez  kapatıldı. Damat Ferit’in sadrazamliğı sırasında Sıhhıye genel müdürlüğüne getirildi. Bahailikle ilgili bir yazısı  yüzünden yargılandıysa [1922]  da,  peygamberleri kötüleme suçunun  kaldırılmasıyla  iki yıllık hapis cezası  düştü. Sonraki yaşamı,  ölümüne kadar yayınını sürdürdüğü İçtihad‘la uğraşmakla geçti.

Daha tıp öğrencisiyken  şiir yazmaya başlayan  Abdullah Cevdet’i,  asıl pozitif bilimler, felsefe  ve psikoloji alanlarında  verdiği yapıtlarla  değerlendirmek gerekir.  Batılılaşma akımının ikinci meşrutiyetten sonra başlıca temsilcilerinden olduğu gibi,   özellikle  Gustave  Le  Bon’dan  yaptığı çevirilerle  de  Türk düşünce yaşamını etkilemiş, dine karşı pozitif  bilimleri savunmuş, Latin harflerinin kabulünü  önermiştir. Ama siyasal eylemlerinde ki tutarsızlıklar,  İngiliz Muhibleri  Cemiyeti, Kürt Teali Cemiyeti gibi örgütlerle ilişkisi, yaşadığı dönemde düşüncelerinin kuşkuyla karşılanmasına yol açmıştır.

Başlıca yapıtları;

Şiir kitapları: Hiç [1890], Kahriyat [1897], Gizli Figanlar [1906], Karlı Dağdan Ses [1931], Düşünen Musiki [1931].

Bilimsel yapıtları: Fizyolocya-i Tefekkür [1892],  Fünun ve Felsefe [1897], Dimağ ve Melekat-ı Aliyyenin Fizyolocya ve Hıfzıssıhhas [1917], Cihan-ı İslama Dair Bir Nazar-ı Tarihi ve Felsefi [1922].

Çevirileri: Gustave Le Bon’dan Ruh ül-Akvam,  İlm-i Ruh-i İçtimai; Shakespeare’den Hamlet, Macbeth, Julius Ceasar,  Kral Lear, Antonius ve Cleopatra, Romeo ve Juliet; Dilmesti-i Mevlana [1921]; Rubaiyat-ı Ömer Hayyam [1926].

Yazar: HAKANIM

Görüntüleme: 238 defa

Kategori: Biyografiler, Genel

Yayınlanma Tarihi: 14 Kasım 2013

1 Yorumlar
kaRnaK

Abdullah Cevdet de iyi bir şairmiş

Cevap bırakın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.